İthalatta Peşin Aldık, İhracatta Veresiye Sattık
Firmalar yurtdışına mal satarken, yani ihracat yaparken en kısa sürede parasını almak isterler. İthalat yapan firmalar ise genellikle alacağı malın kalitesini kontrol ettikten sonra ödemeyi gerçekleştirmeyi arzularlar. İhracatçı ve ithalatçının bu taleplerini en makul seviyede karşılamak için dış ticarette çeşitli ödeme yöntemleri geliştirilmiştir. Bunları maddeler halinde yandaki tabloda görebilirsiniz.
Tabloda, Türkiye'nin 2013 yılında hangi ödeme yöntemlerini kullanarak ne miktarda ithalat ve ihracat yaptığı yazıyor. Ödemeler içerisinde dikkat çeken bir nokta var. Peşin ve mal mukabili ödemeler, ithalat ile ihracat arasında ciddi farklılıklar gösteriyor.
Geçtiğimiz yıl yaptığımız 151 milyar dolarlık ihracatın sadece yüzde 10'luk bir kısmının peşin ödeme ile gerçekleştiğini görüyoruz. 251 milyar dolarlık ithalatın ise yaklaşık yüzde 47'lik kısmı peşin yapıldı. İhracatın ağırlığını mal mukabili ödeme oluştururken, ithalatın ağırlığını ise peşin ödeme oluşturdu.
Peşin ve mal mukabili ödemelerin nasıl yapıldığını TİM verileriyle açıklayalım:
Mal mukabili ödeme: İhraç edilen malın bedelinin, bu malın ithalatçı tarafından teslim alınmasından sonra ödenmesi şeklinde yapılan bir ödeme türüdür. İthalatçının gelen malı devralmasıyla bu malın mülkiyeti değil, ancak zilyetliği kendisine geçer. Malların mülkiyetinin devri ise ancak bu malların devir ve teslimine ilişkin belgelerin ithalatçıya teslim edilmesi ile mümkündür.
Mal mukabili ödeme işleminin aşamaları:
1. aşama: İhracatçı ile ithalatçı aralarında belirli bir mal için satış sözleşmesi yaparlar.
2. aşama: İhracatçı, ihraç konusu malları ithalatçıya iletilmek üzere taşıyıcısına teslim eder.
3. aşama: İhracatçı malların sevkini müteakip, bu sevke ilişkin sevk evraklarını kendi ülkesindeki bankasına (muhabir bankaya) verir.
4. aşama: Sevk belgeleri ithalatçıya gönderilir.
5. aşama: Taşıyıcı tarafından ihracat konusu mallar, ithalatçının bulunduğu ülkedeki gümrük idaresine veya gümrüğün denetimindeki sundurma/antrepoya ve benzerine getirilip teslim edilir.
6. aşama: İthalatçı gümrük idaresine müracaatla ve işlemlerini ikmal ederek mallarını gümrükten çeker.
7. aşama: İthalatçı tarafından malların bedelinin transferi için bankaya müracaat edilerek mal bedelleri bankaya (amir bankaya) ödenir.
8. aşama: Amir banka tarafından bu mal bedellerinin tahsilini müteakip Türk Parası Transfer belgesi veya Döviz Satış Belgesi düzenlenerek, muhabir bankaya (ihracatçının ülkesindeki bankaya) transfer edilir.
9. aşama: İhracatçı ülkesindeki bankadan (muhabir bankadan) ihraç ettiği mallarının bedellerini tahsil eder.
Peşin ödeme: İthalatçının mal bedelini ihracatçıya fiili ihraçtan önce ödediği ödeme şeklidir. Bu ödeme şeklinde ihracatçı herhangi bir risk üstlenmemekte, ithalatçı ise malların gönderilmemesi ya da malların sipariş evsafına uygun olmaması gibi nedenlerden dolayı zarara uğrama riski taşımaktadır.
Peşin ihracat bedelleri, bankalar aracılığıyla havale şeklinde, ithalatçı, ihracatçı veya bunlar adına hareket ettiğini beyan eden üçüncü kişilerce çek ve efektif olarak, döviz satan kişinin yurtdışında yerleşik olduğunun tevsiki veya kredi kartının yurt dışından verilmiş olduğunun tespiti halinde kredi kartıyla tahsil edilebilir.
Sonuç olarak; Uzak Doğu, Güney Amerika ve Afrika gibi coğrafyalara daha fazla ihracat yapmak isteyen Türkiye, bu pazarlara kimi zaman birkaç ayı bulan ihracat süreleri sonunda geciken ödemelerle karşı karşıya kalabiliyor. Bu da ihracatçının geç gelen ödemeler nedeniyle sağlıklı hareket etmesine engel olabiliyor. Bu nedenle ihracattaki peşin ödeme payını artırabilecek adımların atılması gerekiyor.
Kaynak; Dünya Gazetesi – Taylan Büyükşahin- Dış Ticaret Dünyası
Haber Tarihi : TSİ 24.04.2014 14:18:38